Fatma Nine, Ege'nin küçük bir balıkçı köyünde, zeytin ağaçlarının gölgesinde, torunu Ali'nin askerlik yeri için gün diyordu. Ali, anne ve babasını bir kazada kaybettiğinde henüz bir bebekti. Fatma Dokuz, ona hem annelik hem babalık yaptı; denizden midye topladı, dağlardan kekik kuruttu, ona sıcak bir yuva sundu.
Ali'nin askere gidişi Fatma Nine hem gurur hem de hüzündü. Takvimde ziyaret gününün kırmızı kalemle işaretlenmiş, onun gün parmaklarıyla söylemişti. Torununun en sevdiği yemek hazırlamıştı: içli köfte, zeytinyağlı yaprak sarması, kuzu etli güveç… Her biri bir anneannenin sevgisinin ve hasretinin simgesiydi.
Sabah ezanıyla yola çıktı. Üç eski boyanın özenle yerleştirildiği yemek, dünyanın en değerli hazinesi gibi taşınır. Köyden kasabaya, kasabadan büyükşehre, oradan Ankara'ya ve son olarak Hakkari'ye ulaştı. Bir minibüs dağ yolu aşıldı ve sonunda Kartal Yuvası Tugayı'nın kapısına vardı.
Detaylar haberin devamındadır… diğer sayfa
Yeni gelişme yaşandı
Yaşlanma Karşıtı Formül
Asker Annesi Kapıdan Kovuldu