Yabancılıktan Arkadaşlığa
İlk günler sessiz bir dans gibiydi. Yusuf avlanmaya, Ayşe ise evde kalmaya alıştı. Ev basit ama işlevseldi. Ayşe, babaannesinden öğrendiği şifalı otları mutfakta bulunca, Yusuf’la aralarında bir bağ oluştu. “Şifalı bitkiler hakkında nasıl biliyorsun?” diye sordu Yusuf. Ayşe, “Babaannem bana gizlice öğretti,” dedi. Yusuf, “Bana öğretebilir misin?” diye sordu. Bu soru, aralarındaki ilişkinin dönüm noktası oldu.
Haftalar boyunca birlikte şifalı otlar topladılar, merhemler ve tentürler hazırladılar. Ellerinin değdiği, gözlerinin buluştuğu her an, aralarındaki mesafe biraz daha azalıyordu.
Bir gün Ayşe, “Yakalanmadan önce aileniz var mıydı?” diye sordu. Yusuf, “Bir karım vardı. Zehra. Askerler köyümüze saldırdığında öldü. Sonra kalbim de onunla birlikte öldü,” dedi. Ayşe, “Çok üzgünüm,” dedi ve elini nazikçe Yusuf’un eline koydu.