EVLAT EDİNİLEN KIZ ANNESİNİN KENDİSİNE DOKUNMASINA İZİN VERMİYORDU.. 5 YIL SONRA ACI GERÇEĞİ ÖĞRENDİLER
Devamını okumak için diğer sayfaya ilerleyiniz..EVLAT EDİNİLEN KIZ ANNESİNİN KENDİSİNE
Tina Traster ve eşi uzun süredir çocuk sahibi olmak istiyorlardı.Sonunda hayalleri gerçekleşti. Bir kız çocuk evlat edindiler.Julia ismini verdikleri kızları Rusya’daki bir kimsesizler yurdunda 8 ay kalmıştı.Tina, bir süre sonra kızında bir tuhaflık sezdi. Tuhaflık sonradan anlaşıldığı üzere önemli bir hastalıktı.
Julia ismini verdikleri kızları Rusya’daki bir kimsesizler yurdunda 8 ay kalmıştı.Tina, bir süre sonra kızında bir tuhaflık sezdi. Tuhaflık sonradan anlaşıldığı üzere önemli bir hastalıktı.
Evlat edinmek isteyen aileler, yasal sürecin kolayca halledilebileceği ve evlat edindikleri çocuklarının yeni hayatlarına kolayca alışabileceği hissine kapılsa da gerçek hiç de öyle değildir.
Tina ve Rick, kızlarının kendilerine ve yeni hayatına kolayca alışabileceğini düşünüyorlardı. Bir süre sonra bir sorunla karşılaştılar. Julia, ebeveynleriyle hiçbir şekilde bağ kuramıyordu. Annesinin gözlerine hiç bakmıyor, Tina’nın elini tutmasına bile izin vermiyordu.
Tina giderek endişelenmeye başladı ve durumu birilerine anlatması gerektiğini düşündü. Çocuk doktoruna giderek kızının davranışlarını açıkladı. Doktor, Julia’ya tepkisel(reaktif) bağlanma bozukluğu teşhisi koydu. Rahatsızlığın belirtilerinin hepsi Julia’a görülüyordu. Doktorların verdikleri bilgiye göre rahatsızlık küçük yaşta kimsesizler yurdunda kalan çocuklarda görülüyormu
Rahatsızlığa sahip çocuklar, anne ve babalarıyla sağlıklı ilişki kurmakta zorlanıyorlar. Julia’nın şu anki annesini istememesinin nedeni küçükken biyolojik anne ve babalarının onu terketmesiymiş. Tina ve Rick, çocuklarından asla vazgeçemeyeceklerinin bilincindeydiler. Doktorun, kendilerine verdiği tavsiyeleri can kulağıyla dinlediler ve Julia’yı anlamaya çalıştılar.
Tina, “Annesi olmama sonunda izin verdi. Her gün içindeki düşmanla savaştığını ve mücadele ettiğini göz önünde bulundurarak bana yüreğini açması beni gururlandırdı” dedi. Julia şimdilerde gayet mutlu bir çocuk. Keman çalıyor, hayvanları seviyor ve en sevdiği film Pinokyo.
Traster ailesi, dünyalar güzeli kızlarıyla çok gururlanıyor. Karşılaştıkları bütün zorluklara rağmen bütün çocukların sevgiye ihtiyacı olduklarını düşünüyorsanız Julia ve ailesinin sıradışı zorluklarla başlayan ancak mutlu biten hikâyesini paylaşmayı unutmayın.