EVLAT EDİNİLEN KIZ ANNESİNİN

edindikleri çocuklarının yeni ömürlerine basitçe alışabileceği hissine kapılsa da gerçek hiç de öyle değildir.

Tina ve Rick çifti, kızları Julia’yı Rusya’daki bir kimsesizler yurdundan evlat edindiklerinde 40 yaşındaydılar.

Tina ve Rick, kızlarının kendilerine ve
yeni hayatına basitçe alışabileceğini düşünüyorlardı. Bir vakit sonra bir problemle karşılaştılar. Julia, ebeveynleriyle hiçbir şekilde bağ kuramıyordu. Annesinin gözlerine hiç bakmıyor, Tina’nın elini tutmasına bile izin vermiyordu.

Tek yaptığı hissiz bir şekilde koltukta oturmaktı. Tina’nın dünyası başına yıkıldı. Çocuğu onu hep reddettiğinden kötü bir
anne olduğunu düşünmeye başladı.Tina, Julia + Me adlı şahsi blogunda “Günler, haftalar ve aylar geçti. Ben yavaştan depresyona girdim. Hata yaptığımı düşündüm.


Belki de ben yeterli bir anne değildim” yazdı. Julia büyüyüp anaokuluna başladığında bozukluğun sebebi anlaşıldı. Tina, kızına okuldan almaya geldiği zaman kızı
ya tek başına oturuyor ya da masanın altında gizleniyordu.

Tina giderek endişelenmeye başladı ve hali birilerine anlatması gerekliliğini düşündü. Çocuk hekimine giderek kızının davranışlarını açıkladı. Doktor, Julia’ya tepkisel(reaktif) bağlanma sorunu teşhisi koydu. Rahatsızlığın belirtilerinin hepsi Julia’a görülüyordu. Doktorların verdikleri bilgiye göre rahatsızlık ufak yaşta kimsesizler yurdunda kalan çocuklarda görülüyormuş.

Rahatsızlığa sahip çocuklar, anne ve babalarıyla
sıhhatli temas kurmakta zorlanıyorlar. Julia’nın şu anki annesini istememesinin sebebi ufakken biyolojik anne ve babalarının onu terketmesiymiş. Tina ve Rick, çocuklarından katiyen vazgeçemeyeceklerinin bilincindeydiler. Doktorun, kendilerine verilen tavsiyeleri can kulağıyla dinlediler ve Julia’yı anlamaya çalıştılar.

Julia’nın insanlara güvenmesi ve sıhhatli hisler besleyebilmesi amacıyla her gün ellerinden geleni yaptılar.Tepkisel bağlanma bozukluğuna sahip çocukların hemen tedavi edilmesi gerekiyor. Tina ve Rick çifti, kızları Julia’yı yavaşça kabuğundan çıkarmayı başardılar. Tina, bu vakitçteki tecrübelerini Rescue Julia Twice adlı kitabında detaylarıyla anlatıyor..

Tina, “Annesi olmama sonucunda izin verdi. Her gün amacıyladeki düşmanla savaştığını ve mücadele ettiğini göz önünde bulundurarak bana yüreğini açması beni gururlandırdı” dedi. Julia şimdilerde gayet mutlu bir çocuk. Keman çalıyor, hayvanları seviyor ve en sevdiği film Pinokyo.

Traster ailesi, dünyalar güzeli kızlarıyla çok gururlanıyor. Karşılaştıkları tüm zorluklara karşın tüm çocukların sevgiye gereksinimi olduklarını düşünüyorsanız Julia ve ailesinin sıra dışı zorluklarla başlayan fakat mutlu biten hikâyesini paylaşmayı unutmamalısınız
Reklamlar