Yazar Sami Gülgöz, bu olayı hafızanın dinamik yapısına bağladı. Gülgöz, Tatlıses’in hafızasının, yaşadığı farklı olayları birleştirip yanlış bir anlatım oluşturmuş olabileceğini vurguladı. Ayrıca, Tatlıses’in geçirdiği ciddi sağlık sorunlarının, özellikle baş bölgesinden yaralanmasının da hafıza işleyişini etkileyebileceği ifade edildi.
Kitapta yer alan analize göre, insan hafızası bir film kaydı gibi çalışmıyor. Yaşanan olaylar, yorumlar ve duygularla kodlanarak saklanıyor ve zamanla yeniden yorumlanarak değişebiliyor.
Anılar, benzer olaylarla birleşerek kişinin hafızasında yeniden şekilleniyor. Bu durum, Tatlıses’in hafızasında farklı zamanlarda yaşanan olayların karışmasına yol açmış olabilir
Yazar, Tatlıses’in yaşadığı bu durumu bilimsel bir çerçevede değerlendirerek, hafızanın hiç yaşanmamış olayları bile gerçekmiş gibi hatırlatabileceğini belirtti. Hatta insanların başkalarına ait anıları bile kendi anıları gibi hatırlayabileceği örneklerle açıklandı.