Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan,
Erbakan konuşmasında, “Başörtüsü yasağının sona ermesi, inanç özgürlüğü adına olumlu bir adım olmuştur, bunu kim yaptıysa teşekkür ederiz. Ancak, askeri vesayet kalkarken yerine Beştepe merkezli bir vesayet sistemi kurulmuştur. Bugün yargıdan yasamaya, yürütmeden seçim kurumlarına kadar tüm devlet organları Beştepe’nin etkisi altında çalışmak zorunda bırakılıyor,” ifadelerini kullandı.
Sözlerine devam eden Erbakan, muhaliflere karşı baskıların arttığını, gazeteciler ve siyasetçilerin cezaevinde olduğunu hatırlatarak, ülkedeki yoksulluk, yolsuzluk ve özgürlük kısıtlamalarının ortadan kaldırılamadığını söyledi. “Biz bir iktidarı ayakta tutmak için kurulmuş bir parti değiliz. İlkelerimiz uygulanmıyorsa, Milli Görüş’ün adil ekonomi modeli benimsenmiyorsa, kimseye destek vermeyiz,” diyerek Cumhur İttifakı’ndan kopmalarının temel sebebini açıkladı.
Erbakan, Türkiye’de adaletin kişilere ve partilere göre işlediğini savunarak, “CHP’lilere ayrı, DEM Partililere ayrı, AK Partililere ayrı hukuk uygulanıyor. Bu yüzden AK Parti dönemi yolsuzluk dosyalarının hiçbiri açılmıyor,” dedi.
Ekonomiye yönelik eleştirilerinde ise Erbakan, “Bugün asgari ücret 22 bin 100 TL’ye çıktı, emekli maaşı 14 bin 460 TL’de kaldı. Ancak açlık sınırı 23 bin TL’ye, yoksulluk sınırı ise 80 bin TL’ye dayandı,” ifadelerini kullandı. Halkın büyük bölümünün açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşadığını belirten Erbakan, sadaka ve yardımlarla hayatta kalındığını, fakat kazançların temel ihtiyaçları karşılamaya dahi yetmediğini söyledi.
Çocuk yoksulluğuna da dikkat çeken Erbakan, OECD raporuna atıf yaparak, Türkiye’de 6 milyon çocuğun yoksullukla mücadele ettiğini, çocukların üçte ikisinin makarna ve ekmekle beslenmek zorunda kaldığını, bunun da zihinsel gelişimlerini olumsuz etkilediğini vurguladı.
Erbakan, kamu harcamalarındaki savurganlığa da sert çıkarak, “İktidara gelirsek, önce kamudaki israfı bitireceğiz. Makam araçları, uçaklar, lüks protokoller, yurtdışı gezileri, saraylar ve birkaç maaşlı bürokratlar… Milletin hizmetinden değil, bu gösterişli harcamalardan tasarruf yapacağız,” dedi.
Büyük holdinglere sağlanan vergi muafiyetlerini de eleştiren Erbakan, “485 milyar TL değerindeki bir maden sahasını 3,5 milyar TL’ye ihale ediyorlar, ardından o şirkete vergi bile ödetmiyorlar. Son 10 yılda 5 büyük holdinge 128 kez vergi ayrıcalığı tanındı. Dünyada en fazla kamu ihalesi alan ve vergi muafiyetinden yararlanan firmalar bunlar. Birinin bir milyar dolarlık vergi borcu tek kalemde silindi. Bizim yönetimimizde kimseye ayrıcalık tanınmayacak, milletin tek kuruşu dahi heba edilmeyecek,” diye konuştu.
Son olarak Erbakan, “İktidarımızda politikalar yerli ve milli temellere dayanacak. LGBT propagandasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. LGBT derneklerini kapatacağız,” diyerek sözlerini tamamladı.
Sözlerine devam eden Erbakan, muhaliflere karşı baskıların arttığını, gazeteciler ve siyasetçilerin cezaevinde olduğunu hatırlatarak, ülkedeki yoksulluk, yolsuzluk ve özgürlük kısıtlamalarının ortadan kaldırılamadığını söyledi. “Biz bir iktidarı ayakta tutmak için kurulmuş bir parti değiliz. İlkelerimiz uygulanmıyorsa, Milli Görüş’ün adil ekonomi modeli benimsenmiyorsa, kimseye destek vermeyiz,” diyerek Cumhur İttifakı’ndan kopmalarının temel sebebini açıkladı.
Erbakan, Türkiye’de adaletin kişilere ve partilere göre işlediğini savunarak, “CHP’lilere ayrı, DEM Partililere ayrı, AK Partililere ayrı hukuk uygulanıyor. Bu yüzden AK Parti dönemi yolsuzluk dosyalarının hiçbiri açılmıyor,” dedi.
Ekonomiye yönelik eleştirilerinde ise Erbakan, “Bugün asgari ücret 22 bin 100 TL’ye çıktı, emekli maaşı 14 bin 460 TL’de kaldı. Ancak açlık sınırı 23 bin TL’ye, yoksulluk sınırı ise 80 bin TL’ye dayandı,” ifadelerini kullandı. Halkın büyük bölümünün açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşadığını belirten Erbakan, sadaka ve yardımlarla hayatta kalındığını, fakat kazançların temel ihtiyaçları karşılamaya dahi yetmediğini söyledi.
Çocuk yoksulluğuna da dikkat çeken Erbakan, OECD raporuna atıf yaparak, Türkiye’de 6 milyon çocuğun yoksullukla mücadele ettiğini, çocukların üçte ikisinin makarna ve ekmekle beslenmek zorunda kaldığını, bunun da zihinsel gelişimlerini olumsuz etkilediğini vurguladı.
Erbakan, kamu harcamalarındaki savurganlığa da sert çıkarak, “İktidara gelirsek, önce kamudaki israfı bitireceğiz. Makam araçları, uçaklar, lüks protokoller, yurtdışı gezileri, saraylar ve birkaç maaşlı bürokratlar… Milletin hizmetinden değil, bu gösterişli harcamalardan tasarruf yapacağız,” dedi.
Büyük holdinglere sağlanan vergi muafiyetlerini de eleştiren Erbakan, “485 milyar TL değerindeki bir maden sahasını 3,5 milyar TL’ye ihale ediyorlar, ardından o şirkete vergi bile ödetmiyorlar. Son 10 yılda 5 büyük holdinge 128 kez vergi ayrıcalığı tanındı. Dünyada en fazla kamu ihalesi alan ve vergi muafiyetinden yararlanan firmalar bunlar. Birinin bir milyar dolarlık vergi borcu tek kalemde silindi. Bizim yönetimimizde kimseye ayrıcalık tanınmayacak, milletin tek kuruşu dahi heba edilmeyecek,” diye konuştu.
Son olarak Erbakan, “İktidarımızda politikalar yerli ve milli temellere dayanacak. LGBT propagandasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. LGBT derneklerini kapatacağız,” diyerek sözlerini tamamladı.
Reklamlar
16 Haziran 2025
Reklamlar
