Yazıklar olsun bu kadarına pes artık!

S.K.’nın iddiasına göre kayınbiraderi A.K. ile arasında bir süredir gizli bir ilişki yaşanıyordu. Kadın, bu-i-l-i-ş-kinin kendi rızası dışında başladığını, zamanla tehdit ve baskıya dönüştüğünü öne sürdü, İkili arasındaki mesajlaşmaların bir kısmı ortaya çıkarken, çevredeki tanıklar da zaman zaman tartışmalar yaşandığını doğruladı. Olay günü ise tansiyonun daha da yükseldiği ve A.K.’nin kadını hem kendisiyle il-i-ş-kiyi sürdürmeye hem de aileye durumu açıklamamak için baskı yaptığı iddia edildi.
Kadın ifadesinde şu cümleleri kullandı:
“Defalarca uzak dur dedim, Beni rahat bırakmasını istedim ama sürekli tehdit etti. Kocama söylemekle, çocuklarımı elimden almakla, beni rezil etmekle tehdit etti, Korktum, Ne kadar kaçarsam kaçayım peşimi bırakmayacağını anladım.”
Olay günü konuşmak için buluştuklarını, ancak tartışmanın kısa sürede büyüdüğünü anlatan S.K., yanında taşıdığı silahı öfke ve korkunun etkisiyle ateşlediğini söyledi. A.K. ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı, hayati tehlikesinin sürdüğü öğrenildi.
S.K., ifadesinin devamında şu sözleriyle dikkat çekti:
“Ben bu olayı isteyerek yapmadım ama pişman da değilim. Namusum için yaptım. Beni köşeye sıkıştırdı, hayatımı kararttı. Kendimi korudum. Tek isteğim huzur içinde yaşamak ve çocuklarıma sahip çıkmak.”
Yetkililer, olayın “kasten yaralama” ve “ruhsatsız silah bulundurma” kapsamına alınarak soruşturulduğunu, hem i-l-i-şki iddiasının hem de tehdit içerikli mesajlaşmaların incelendiğini açıkladı. Aile bireylerinin ifadeleri doğrultusunda soruşturmanın genişletileceği, tarafların geçmişte yaşadığı anlaşmazlıkların da dosyaya ekleneceği bildirildi.