O andan itibaren beklemedim. Sadece onların güvenli dünyasını inşa etmeye başladım. Bir sabah doktor randevusuna giderken, beni doğumdan aldığında getiren taksici karşımdaydı. “Küçük yolcular nasıl bugün?” diye sordu gülümseyerek. Adı Julien’di.
Aylar içinde hayatımıza sessiz adımlarla girdi. Bazen kapıma bırakılan alışveriş çantası, bazen bebeği taşımaya uzanan nazik bir el… “Bu acıma değil, sadece insanlık,” demişti bir gün.
Zamanla çocuklar ona gülüp bakmaya başladı. Anneceler gibi, beklemeyen bir sevgiyle…
O geri gelmek istediğinde kapıyı kapattım. Çocuklar, sevgi dolu bir yuva bulmuştu artık.
Yıllar geçti. Onların ilk adımlarına, ilk kelimelerine, ilk kahkahalarına birlikte tanıklık ettik. Bir gün bana sadece “Sizi her şeyden çok seviyorum,” dediğinde, anladım ki kalbim yeni sahibini bulmuştu.