Babasının artık acı çekmediğini düşünüyordu

Bir anda kalabalığın içinden bir hemşire koşarak geldi mahalleli, orada görevliymiş. Nabzını kontrol etti. "Bu.. bu nabız! Adam yaşıyor!" diye bağırdı.

Kalabalik bir an dondu, sonra feryatlar, dualar, sevinç çığlıkları birbirine karıştı. Ambulans çağrıldı. Herkes, az önce vedalaşmaya hazırlandığı adamın haté nefes aldığını görüyordu.

Hastanede yapılan kontroller, olayın tibben "ölüm benzeri derin koma durumu olduğunu gösterdi. Rasim Usta'nın kalp atışları o kadar yavaşlamıştı ki, vücut neredeyse tepkisiz kalmıştı. O yüzden öldüğü düşünülmüştü. Üç gün sonra, Rasim Usta bilincini kazandığında ilk gördüğü kişi oğlu Yusuftu "Ben neredeyim?" diye sordu.

Yusuf'un gözlerinden yaşlar süzülürken gülümseyerek "Demek ki hålå anlatacak birkaç hikayem var." dedi.

O gün Tekirdağ'da olanlar, uzun süre dilden dile dolaştı. Kimisi bunu mucize olarak gördü, kimisi kaderin bir cilvesi.

Ama herkesin ortak söylediği tek bir şey vardı:

"Hayat bazen bir nefesle geri döner."

Ve Rasim Usta, o günden sonra her sabah denize bakarken elini kalbine koyup şöyle derdi:

"Bazen son sanılan şey, sadece yeni bir başlangıçtır."
Reklamlar